-
Kamil Süren
Tarih: 31-03-2025 16:09:00
Güncelleme: 31-03-2025 16:09:00
Geldik, gidiyoruz işte!!! Gerçekten yok mu oluyoruz, yoksa geldiğimiz sanal dünyada sınavın sonunda gerçek yaşamamı dönüyoruz? Yaşamın; sadece dünya gezegeninde olmadığını bilim dünyasından bir nebze görebiliyoruz. Ölüm diyoruz ya, hayır bence ölüm, insanoğlu olarak bizlerin koyduğu bir isimden öte bir şey değil. Bırakın bu arsızlığı, bırakın bu kini, nefreti. Ne Kanuni Sultan Süleyman, ne de Fatih Sultan Mehmet götürememiş kefeninin cebinde bir zerre altın!!! Eeee o zaman neyin telaşındasınız siz siyasetçiler?
Bu sabah günün ışıklarıyla çok sevdiğim, kendini vatanına, milletine adamış saygın sanatçımız kuzeyin oğlu Volkan Konak’ı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşadım. Ama asıl gerçek olan sadece Volkan Konak’ın ölümünü değil, aramızdan ayrılışına çok üzüldüm. Zira; her zaman söz ettiğim gibi o ölmedi, ebediyete intikal etti. Doğduk, dediler ki topraktan geldik, toprağa gidiyoruz. Evet insan oğlu olarak böyle öğrendikse de hayatı, ama felsefe hiç de öyle söylemiyor. Bir baba ve bir annenin evladı olarak bir meniden meydana gelen insanoğlu, Allah’ın verdiği ruh ile bedenin birleşmesiyle bu dünya’ ya yaşam adı altında gelmişiz. Eldiven misalini yıllar önce çok saygı duyduğum bir dünya dostum vermişti. Eldivene hareket veren, eldiveni taktığın zaman ki parmaklarınsa, insanı da hareket ettiren, ruh değil mi? Sokakta yaşayan bir hayvan, bir bakıyorsunuz sokakta araç çarpmış veya bir şekilde can vermiş. Cansız yatan o bedenin hiçbir değeri kalmıyor. Ona hayvan değerini veren nasıl bir ruh ise insanoğluna da can veren ruh ve beden birleşmesi değil mi? Aramızdan ayrılanlar ne ilk, ne de son olmayacak. Eceli gelen, yaşam süresinin sonuna gelen bir şekilde aramızdan ayrılacak, ancak; aramızdan ayrılırken bu dünya mallarından bir zerre dahi yanında götüremeyecektir. Eeee başta da söylediğim gibi o zaman neyin hesabındasınız ey siyasetçiler? Bu millet dün seni seçmiş olabilir, bugün de başkasını seçebilir, beğenmez bir daha ki seçimler de de seni tekrar seçebilir. Tabi ki senin dürüstlüğüne inanmışsa! Ama dürüst değilsen, bu milletin bağrından doğmuş, yerli ve milli değilsen seni atın sırtından attığı gibi atmaz, atarsa çok kötü atar, bu böyle biline!!!! Halkın sandıklara yansıyan tercihlerini lütfen değiştirmeyin, değiştirip de iktidara devam etmeye devam ederseniz, sonuçları her zaman ağır olur, bugün değil se de yarın mutlaka gerçekler tecelli eder. Bu halk uzun veya kısa süre de olsa bu ülkenin yönetim yetkisini size vermişse saygı duyun, aksi takdirde halk tepkisini demokrasinin en doğal hakkı eleştiri şekli olan mitinglerle veya sandıklarda gösterir. Bunda kızacak ne var ki? Bu milletin polisini, askerini bu halkın üzerini sürüp, ikilem yaratmaya ne gerek var ki? Halkı bölen, ikilem yaratan, halkı karşısına alıp, kin ve nefretle sağ ve sol, senin partin veya benim partimin oy vereni diye ayıran, bölen bir iktidar kesinlikle yerli ve milli olamaz. Bu bölücülükten vaz geçin. Yıllardır bu halka en büyük acılar yaşatan, on binlerce askerimiz, hemşiremiz ve kamu görevlileriyle masum halkımızın kanını döken eli kanlı katil apo’ya özgürlük hazırlığı içinde olup, PKK’ yı affetmenin eşiğine gelmiş bir iktidarın taraflı yargısı, amacı halkına hizmet olan bir vatandaşı olan Ekrem İmamoğlu’nu terörle bağdaştırması ne kadar doğru olabilir ki, hangi halkı inandırabilirsin? Halkı kandıran bir iktidar istemiyor bu millet!!! Ama bu halka da kızmamak elde değil. Kendi sonunu hazırlayan cellata hizmet eden bir kısım milleti de uyanmaya davet etmek en büyük vicdanı ve vatani görevimizdir. İnsanlar layık oldukları yönetim sistemiyle yönetilir derken yanlışın değil, doğrunun yanında olmak doğru olmaz mı? 86 Milyon Türkiye Cumhuriyeti halkının sokağa döküldüğü günümüzde demek ki çok yanlış giden bir şeyler var ki, halk tepki gösteriyor ve bu tepkiye saygı duyun ve insanları polis vasıtasıyla kıracağınıza, onlara vereceğiniz gerçek beyanlarla telkin edin, onlara terörist demeyin. Asıl terörist bu haksızlıklara başkaldırmayan, 15 Temmuz’ da köprüde hortlayan ve iktidar içinde muhafaza ettiğiniz Hizbullahçılar, fetullahçılar, hapisden çıkarmaya çalışılan pkk ele başısından tutun da onun çapulcaları değil mi?
Geldik, gidiyoruz. Ama sadece iyiler değil, herkes günü geldiğinde ebediyete intikal edecektir. Analarımızın, babalarımızın, en sevdiklerimizin dahi günü geldiğinde biz gidiyoruz dahi demeden ebediyete intikal ettiğini göz önüne aldığımızda yakın gelecekte sizlerde bizlerde ebediyete intikal edeceğiz, ama cepsiz, bir meteliksiz terk edeceğiz bu yalan dünyayı!!! Kendimize gelelim, geride bırakacağımız evlatlarımıza özgürce yaşayabilecekleri vatan toprağı bırakabilmek için kavgayı bırakalım, üretimi arttırabilecek fabrikalar açalım, tarlalarımızı işletelim, hayvancılığımızı geliştirelim. İthalatı değil, ihracatı arttıralım. Yaşanabilecek bir Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet yaşayabilmesi için el birliği ile çalışalım. Saygılarımla
KAMİL SÜREN
HALKIN SESİ
- HALKINA VE VATANINA SAHİP ÇIKAN YÖNETİM İSTİYORUZ.
- BU ÜLKEYE DÜŞMANLIK KİMLERİN İŞİ ?
- KISSADAN-HİSSE!! YAŞLI TECRÜBESİ
- NAMI DEĞER NACİ BABA'NIN FİLMLERE KONU OLAN ANILARI
- TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNİN OMURGASI ASTSUBAYLAR!!!
- VEFA-SEVGİ VE BARIŞ İÇİN UMUT IŞIĞINIZ HİÇ SÖNMESİN.
- KÖTÜLERİN DÜNYASINDAN HERKESE GÜNAYDIN !!!!
- HAMAS CUMHURİYETİ Mİ OLUYORUZ?
- GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'Ü HALA TANIYAMAYANLAR VEYA ANLAYAMAYANLARA ATFEN!!!!
- 15 TEMMUZ 2016 GERÇEKTEN DARBE GİRİŞİMİ Mİ? YOKSA FETÖCÜLER ARASINDA PAYLAŞILAMAYAN RANT SONRASI HESAPLAŞMA MI?
- TARİH YAZMAYA GELENLER, TARİH OLUP GİTTİLER.
- TARİH VATAN HAİNLERİNİ AFFETMEYECEKTİR.